Ligde üst sıralarda yer alan takımların yaşadığı puan kayıpları sonrasında Şampiyonlar Ligi için umutlanan Fenerbahçe, sahasında Devler Ligi bileti için oldukça avantajlı bir konumda bulunan Sivasspor ile karşı karşıya kaldı. Rıza Çalımbay’ın takımı ligin ilk yarısında da mağlup ettiği güçlü rakibini deplasmanda da yenerken, sarı-lacivertli takımın Şampiyonlar Ligi umutları ise sezonun bitimine iki hafta kala tükendi. Karşılaşmayı iş ortağımız InStat’ın verileri eşliğinde inceleyeceğiz.
Sezon boyunca özellikle stoper ikilisi konusunda büyük sıkıntı yaşayan Fenerbahçe’de geçtiğimiz hafta Ankara’da oynanan maçta bu mevkide Jailson başlamıştı. Brezilyalı oyuncunun yaşadığı öz güven kaybının da etkisiyle sergilediği kötü futbolun ardından bu mevkiye geçen Ozan Tufan, cezası nedeniyle forma giyemeyen Serdar Aziz’in yokluğunda bu maçta da stoper olarak görev yaptı. Sezon boyunca özellikle stoper ikilisi konusunda büyük sıkıntı yaşayan Fenerbahçe’de geçtiğimiz hafta Ankara’da oynanan maçta bu mevkide Jailson başlamıştı.
Brezilyalı oyuncunun yaşadığı öz güven kaybının da etkisiyle sergilediği kötü futbolun ardından bu mevkiye geçen Ozan Tufan, cezası nedeniyle forma giyemeyen Serdar Aziz’in yokluğunda bu maçta da stoper olarak görev yaptı. Sarı-lacivertli takımdaki bir diğer sürpriz ise henüz 17 yaşını doldurmayan genç futbolcu Ömer Faruk Beyaz’ın maça ilk 11’de başlamasıydı. Sahaya Fenerbahçe gibi 4-2-3-1 şeklinde yayılan Sivasspor’da ise savunma çizgisi oldukça derinde kurulurken, Süper Lig kariyeri boyunca genelde santrfor olarak görmeye alıştığımız Yatabare ise sağ kanatta görev yaptı. Fenerbahçe geçtiğimiz haftalarda da olduğu gibi rakibini savunmada yine 4-4-2 ile karşıladı.
Sivasspor karşılaşmanın henüz 15’inci saniyesinde gol için önemli bir şans yakaladı ancak bu ataktan sonuç çıkmadı. Her ne kadar ilk saniyelerde gelişen bu ataktan bir gol çıkmasa da atağın başlangıcında savunmadan atılan ve Yatabare tarafından kazanılan kafa topunun hemen ardından ceza sahasına koşu yapan Sivassporlu oyuncularla şekillenen bu hücum varyasyonunu daha sonra maç boyunca birçok kez gördük.
Samassa’nın uzun pasıyla çıkan Sivasspor bu pozisyonda da Fenerbahçe ceza sahasına kalabalık giriyor ancak bu ataktan da gol çıkmıyor ama bu atağa ilişkin ilginç bir istatistik dikkat çekiyor. Samassa maç boyunca 25 kez 40 metreyi aşkın uzun topa başvururken, bu 25 pasın 22’si isabetli olmuş.
Yine aynı şekilde Sivassporlu oyuncular arasındaki en güçlü pas bağlantısının da Samassa’nın Yatabare’ye attığı 11 isabetli pasla Samassa-Yatabare bağlantısı olduğunu görüyoruz. Bununla beraber Yatabare’nin maç boyunca girdiği 11 hava topunun sekizinden galip ayrıldığını da söylemekte fayda var. Bu ve benzer pozisyonlar özelinde Fenerbahçeli oyuncular belki Samassa’ya pres yapmayıp uzun vurmaya zorlamasa sarı-lacivertli takım adına daha iyi olabilirdi.
Maçta Sivasspor’u öne geçiren gol dokuzuncu dakikada kazanılan bir penaltı vuruşu öncesinde geldi. Penaltı pozisyonunun hemen öncesine baktığımızda Sivassporlu futbolcuların Altay’a presi sonrası genç kalecinin uzun vurmayı tercih ettiğini görüyoruz. Altay’ın Vedat’a yönelik uzun topu Sivassporlu oyuncularda kalırken, birkaç saniye sonrasında Dirar’ın adamını kaçırmasıyla beraber Sivasspor penaltı kazanıyor.
Altay’ın risk almamak adına uzun vurmayı tercih ettiği bu top ister istemez akıllara Fenerbahçe-Galatasaray derbisinde Onyekuru’nun takımına kazandırdığı penaltıyı getiriyor. O pozisyonda da savunmanın sağından Altay’a bir geri pas atılmış, genç kaleci yine Vedat’a yönelik uzun oynamak istemiş ancak yine yarı sahayı geçmeyen bu top, yine sağ bekin yanından koşu yapan rakip oyuncu tarafından konuk takıma penaltı kazandırmıştı. O pozisyonu tekrar hatırlayalım…
Bu noktada Pep Guardiola’nın bu gibi pozisyonlar için kullandığı, “Risk almamak daha büyük bir risk” sözlerini de düşününce acaba Altay bu gibi pozisyonlarda kısa çıkmaya çalışsa Fenerbahçe sezon boyunca yapılan çıkarken yapılan hatalarla kaç gol yerdi diye düşünmemek elde değil.
Yatabare’ye atılan uzun pasın ardından şekillenen bir başka Sivasspor atağında konuk takım farkı ikiye çıkartmak için çok önemli bir şans yakalasa da bu fırsatı değerlendiremiyor.
Maç boyunca önemli gol pozisyonlar elde eden Sivasspor, karşılaşmanın gol beklentisi (xG) istatistiklerinde de Fenerbahçe’nin önünde yer aldı. Rakibine 2.85-0.85 gibi önemli bir üstünlük kuran Sivasspor bu farkı tabelaya yansıtmayı da başardı. Sivasspor adına 1.72’lik xG oranına ulaşan Kone ise maçı golsüz tamamladı.
Fenerbahçe’de rakip ceza sahasına en fazla top göndermeyi deneyen iki oyuncunun takımın iki beki Hasan Ali Kaldırım ve Dirar olduğunu görüyoruz. Sivasspor ceza sahasına 10 top göndermeyi deneyen Hasan altı defa başarılı olurken, yedi top göndermeyi deneyen Dirar ise bunu beş kez başarmış. Fenerbahçe’nin daha çok iki çizgiden yapılan ortalarla gol bulmaya çalışması takımın istatistiklerine de yansırken, önceki haftalarda yaşanan merkezdeki üretkenlik problemi bu karşılaşmaya da yansımış gibi göründü. Maç boyunca merkezden gerçekleştirdiği atakların sadece birini şutla sonlandırabilen Fenerbahçe, maç boyunca sol kanattan 39, sağ kanattan 27 atak gerçekleştirdi. Merkezden yapılan 24 ataktan ise 1 şut çıktı.
Bu şekilde gelişen bir atakta Tolgay’ın kilit pasıyla topla buluşan Hasan Ali zor da olsa yetiştiği topu Vedat’a aktarıyor ama golcü oyuncunun şutu dışarı çıkıyor.
Fenerbahçe’de Vedat’a en fazla isabetli pas atan üç ismin takımın savunma oyuncuları Hasan Ali, Falette ve Dirar olması da takımın yaşadığı üretkenlik problemini ortaya koyar nitelikte bir veri.
İlk yarıda dikkatimi çeken bir diğer detay ise Sivassporlu oyuncuların Fenerbahçeli oyunculara rakip yarı sahada çok fazla yüzü kaleye dönük top alma imkanı tanımaması oldu. Bu pozisyonda sırtı kaleye dönük bir şekilde top almak zorunda kalan Deniz hemen geriye oynarken, atağın devamında Sivaslı oyuncuların Fenerbahçeli oyunculara yaptığı yakın savunmanın Gustavo’ya çok fazla pas alternatifi bırakmadığını görüyoruz.
Maç boyunca merkezden üretkenlik problemi yaşadığını ifade ettiğimiz Fenerbahçe, beraberlik golünü de savunmadan atılan bir uzun pasın ardından buldu.
Maçı 79/84 pas isabetiyle tamamlayan ve Deniz’in golünde de takım arkadaşına güzel bir pas veren Falette karşılaşmanın en fazla isabetli pas yapan oyuncusu oldu. En çok pas yapan iki oyuncusu stoperleri olan Fenerbahçe’de özellikle öndeki oyuncuların pas bağlantılarındaki etkisizliği dikkat çekiyor.
Fenerbahçe’nin genç oyuncusu Ömer Faruk Beyaz’ın ilk yarıda istediği topları alma konusunda biraz problem yaşadığını gördük. Ömer Faruk uygun durumda olduğu birçok pozisyonda arkadaşlarının pas tercihi olmadı. Fenerbahçe’de Ömer’e maç boyunca ikiden fazla pas atan herhangi bir oyuncunun olmaması da dikkat çeken bir ayrıntı olarak göze çarpıyor.
Sivasspor’u yeniden öne geçiren gol maçın başından bu yana daha önce de birkaç kez denendiği gibi Yatabare’ye atılan bir uzun topun ardından geliyor. Yenen golde Emre’yi takip etmeyen Dirar’ın ihmalkarlığının da payı büyük şüphesiz. Dirar hatırlanacağı gibi ilk gol öncesinde de Emre’nin koşusuna cevap verememiş ve pozisyon penaltıyla sonuçlanmıştı.
İkinci yarı
Sivasspor maçta ikinci yarıya da önemli bir şans yakalayarak başladı. Emre’nin Dirar’ın arkasına sarkan Uğur’a attığı pasın ardından Fenerbahçe ceza sahasına üç oyuncuyla giren kırmızı-beyazlı takım bu fırsatı değerlendiremedi.
Fenerbahçe’nin rakibini neredeyse ikiye katlayan yüksek topla oynama oranına (66-34) rağmen her iki takımın da rakip ceza sahasına 19’ar kez girdiğini görüyoruz. Bu noktada üçüncü bölgeye Fenerbahçe’nin 52, Sivasspor’un 34 kez girdiğini belirtirsek Tahir Karapınar’ın takımının yaratıcılık konusundaki zaafının bu maça da yansıdığını söylemek yanlış olmaz gibi görünüyor.
Sivasspor attığı ikinci golün neredeyse kopyası olarak değerlendirebileceğimiz bir pozisyonda üçüncü gole oldukça yaklaştı ama bu defa Altay golü önledi. Kaleci Samassa’nın uzun pasını kafayla Dirar’ın arkasına koşu yapan Emre’ye indiren Yatabare, bir kez daha arkadaşının kaleciyle karşı karşıya kalmasını sağlasa da bu defa gol gelmedi. Fenerbahçe’nin aynı maçta benzer pozisyonu birçok kez vermesi gerçekten düşündürücü.
Fenerbahçe’nin merkezdeki üç oyuncusunu oldukça yakın savunan Sivasspor, sarı-lacivertli oyuncuları birçok pozisyonda çizgiden oynamaya mecbur bıraktı.
Oyunu öne taşımakta güçlük yaşayan Fenerbahçe’de bu durum pas bağlantılarına da yansıdı. Maç boyunca ağırlıklı olarak 4-2-3-1 oynayan Fenerbahçe’de öndeki dörtlünün hiçbir güçlü pas bağlantısında yer alamadığını görüyoruz.
Fenerbahçe’nin sorunlu saha içi yerleşimi maç boyunca geriden oyun kurmaya çalışırken problemleri de beraberinde getirdi.
Fenerbahçe’de 70’ten sonra Garry Rodrigues’in de oyuna girmesiyle Ferdi sağ kanada geçti. Ömer Faruk’tan boşalan forvet arkası pozisyonuna Deniz kayarken, Garry’yi de solda gördük. Bu dakikanın ardından daha çok kenar ortalarıyla etkili olmaya çalışan Fenerbahçe son dakikalarda Allahyar ile iki gol şansı yakaladı ama kazanan Sivasspor oldu.
Emre Kılınç
Sivasspor’un adı birçok takımla anılan oyuncusu Emre Kılınç maçı bir gol ve bir de golle sonuçlanan penaltı kazanarak tamamlarken, sahanın da en etkili ismi oldu. Dört kezle sahanın en fazla başarılı dribbling yapan oyuncusu olan Emre, Fenerbahçe ceza sahasına gönderdiği beş isabetli pasla bu alanda da takımının en iyisiydi. Maç boyunca girdiği 69 aksiyonun 53’ünde başarı sağlayan Emre, karşılaşmayı 386 InStat Index puanıyla tamamladı.
Vedat Muriç
Sezon boyunca Fenerbahçe’nin en önemli gol ayağı olan Vedat Muriç, Sivasspor karşısında bekleneni veremedi. Rakip ceza sahasında gerçekleştirdiği 16 aksiyonun sadece ikisinde başarılı olan Kosovalı oyuncu, 16 top kaybı yaparak takımı adına en fazla top kaybeden isim oldu. Girdiği 26 ikili mücadelenin dokuzunu kazanan Vedat, maçı 210 Index puanıyla tamamladı ve Sivassporlu Uğur ile beraber sahanın en düşük puanını olan oyuncu oldu.