Analiz | Manchester City 2-1 Real Madrid

Etihad stadyumunda sezona kötü başlayıp şampiyon tamamlayan Zidane ve öğrencileri ile şampiyonluk yarışından erken kopan ev sahibi Manchester City, Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek final biletini almak için karşı karşıya geldiler. İlk maçta deplasmanda 1-2’lik skor ile avantajı yakalayan Pep’in öğrencileri kendi evlerinde de hata yapmadılar ve bir üst tura isimlerini yazdıran taraf oldular.

Ortalama pozisyonlar

Ev sahibi ekip geri dörtlüyü Cancelo, Laporte, Fernandinho ve Walker’dan oluştururken orta sahada De Bruyne-Rodri-İlkay üçlüsü görev aldı. İspanyol çalıştırıcı, kanatlarda Jesus ve Sterling’e görev verirken, ileri uçta Foden sahte dokuz rolünde oynadı.

Konuk ekipte Ramos’un yokluğunda defans tandeminde Varane ve Militao görev alırken beklerde Mendy-Carvajal forma şansı buldu. Orta sahada Casemiro, Modric ve Kroos oynarken hücum üçlüsü Hazard-Benzema-Rodrygo’dan oluştu.

İlk yarı

İki takımda 4-3-3 dizlişiyle sahaya çıkarken Pep alışılmışın dışında Jesus’u sol kanatta görevlendirirken, ileri uçta sahte dokuz görevinde Foden görev aldı. Zidane ise takımını klasik 4-3-3 dizilişi ile sahaya sürdü. Rodrygo çizgiye yakın oynarken Hazard daha çok içeriye kat ederek Mendy’e alan açtı.

Ev sahibi her zaman ki gibi Walker ve Cancelo’yu sahte bek olarak hücumda orta sahada kullandı. Hücuma kalkarken ise W-W dizilişinde saha parselizasyonunu yaptılar. Alışılmışın dışında Foden sahte dokuz rolünde derine top almaya inerken defansın arkasında boşluk yarattı. Sterling ve Jesus ile oyunu çizgilerde genişleten Guardiola’nın öğrencileri De Bruyne ve İlkay’ın, Foden’ın yarattığı boşluklara yaptığı koşularla etkili ataklar yapmaya çalıştılar.

Konuk ekip ise geriden oyun kurarken 2-3-5 dizilişine evrildi. Ramos gibi geriden oyun kurmakta çok önemli bir silahtan yoksun oyuna başlayan İspanyol ekibi, baskıdan topu 2. ve 3. bölgeye taşımak için Kross ve Modric’i savunma hattına yaklaştırdı. Carvajal ve Mendy ile oyuna genişlik katan Zidane’ın öğrencileri kısmen Rodyrgo’nun ve Hazard’ın, Benzema’ya yaklaşmasıyla ileri hücum hattını 5’ledi.

Ev sahibi ekip 2.bölgede rakibini Sterling ve Jesus’un ortasahaya yaklaşmasıyla 4-5-1 dizilişinde karşıladılar. Ön alan baskısı yaparken ise Foden merkeze gelen orta sahaların top almasını engellerken, Sterling ve Jesus, Varane-Militao ikilisine baskıda bulundu. Görselde görüldüğü gibi sistematik bir şekilde uygulanan baskıdan sonra Varane’ın akıl almaz hatasıyla maçın kilidi açıldı.

Maçın santrası ile birlikte pas oyununa başlayan Zidane’ın öğrencileri 100 saniye boyunca topu kendi 1. bölgesinde dolaştırdı. Maçın ana problemi aslında bu sekansta göze çarpıyordu. Real Madrid kısa paslarla topu dolaştırıyor ama 2. bölgeye geçmeyi bir türlü başaramıyordu. Goldeki gibi defansta yapılan hatalarda ev sahibi etkili ataklarda bulundu.

Madrid’in topu 2. ve 3. bölgeye taşımakta yaşadığı sıkıntı savunma hattındaki oyuncuların da kötü performansıyla birleşince golde olduğu gibi görseldeki kritik pas hatalarını ortaya çıkardı. Dünyada saha parselizasyonunu en iyi uygulayan teknik adamlardan biri olan Pep, boğucu bir baskı uygulamamasına rağmen rakibini doğru alanları kapatarak çok sayıda pas hatası yapmaya zorladı.

Konuk ekip derinde Casemiro’nun savunma hattına yaklaşması ile 4-1-4-1 dizilişi işe rakibini karşılarken 2.bölgede 4-4-2 dizilişi ile alanlarını savundular. Hazard ile Rodrygo ortasahaya yaklaşırken Kross ve Benzema ise  en uçta rakibi ilk karşılayan hattı oluşturdular. Rakip oyun kurarken katı bir şekilde formlarını korumayı başarsalarda özellikle top kayıpları ile gerçekleşen geçiş oyunlarında orta saha kolay geçildi.

Real Madrid ön alan baskısında genelde Kroos’un Benzama’ya desteği ile stoperlere baskıda bulunurken Rodri’nin geriden oyun kurmasını engellemek için Casemiro veya Modric baskı yaptı. Hazard ise içe kat ederek De Bruyne ile maç boyunca bire bir oynadı. Onun boşalttığı sol kanatı savunmak içinse Mendy ön alana gelerek baskıya katkıda bulundu. Açıkçası Fransız teknik adamın öğrencileri Varane’ın hatasından kaynaklanan gole kadar sahada rakibini iyi karşıladı ve sürekli Ederson’u uzun pas atmaya zorladılar. İlk yarım saatte topla daha fazla oynayan taraf konuk ekipti.

Madrid ilk yarım saatte daha fazla topla oynayıp bir kaç etkili pozisyon da yakaladı. Nitekim gool de Benzema-Rodyrgo ikili oyunu ile geldi. Genelde gerçekleştirilen ataklar organize olmaktan ziyade bireysel beceri ile gerçekleşti. İlk yarım saat rakibine iyi bir baskı ve savunma yaptılar ama bunu hücum aksiyonları için söyleyemeyiz. Bu golden sonra ev sahibi topa daha çok hakim olarak baskısını arttırdı.

İkinci yarı

İki takım da ikinci yarıya oyuncu değişikliği yapmadan başladı. Fakat Pep Guardiola bir saha içi değişiklik yaptı ve Foden’ı sağ kanata, Gabriel Jesus’u 9 numaraya çekti. Görseldeki gibi ikinci yarıda sahaya yayılan ev sahibi ekip maçta hücum aksiyonlarını arttırdı ve ikinci yarıya etkili ataklarla başladı. 45-75. dakikalar arasında rakip kaleye toplam 9 şut atan ev sahibi ekip, rakibine ikinci devrede sadece 2 isabetli şut imkanı verdi.

68. dakikada ileri atılan gelişigüzel bir topta Varane riskli bir şekilde kalecisine dönmeye çalışınca Jesus bu ikramı geri çevirmedi ve maçın skorunu tayin etti. Varane istatistiklerde de görüldüğü gibi kötü bir maç geçirmemesine rağmen çok kritik yerlerde çok kritik hatalar yaparak maçın kırılma anlarını takımının aleyhine belirledi. Görseldeki gibi bu golden yalnızca 2 dakika sonra yine bir uzun topta yaptığı hatada bir anda 3v2 pozisyonda yakalandılar. Bu pozisyonda golle sonuçlansaydı zaten Fransız stoper için kabus gibi geçen maç daha da katlanılmaz bir hal alabilirdi.

2. yarıda konuk ekip ilk değişikliğini 61.dakikada Asensio/Rodrygo şeklinde gerçekleştirdi. Buna karşılık olarak Pep, ilk oyuncu değişikliğini 2.golden 1 dakika önce Foden’ın yerine oyuna Bernardo Silva’yı alarak yaptı. Rodrygo sahadayken onu uzun toplarla defans arkasına kaçırmayı başaramayan konuk ekip görseldeki pozisyonda Asensio’yu defans arkasında Kross’un uzun metrajlı pasında topla buluşturdu ve ikinci devrede ender gerçekleşen etkili Real ataklarından birini izlemiş olduk. Uzun pas atma konusunda konuk ekipte mahir ayaklar olsa da, 41 uzun pasın sadece 23’ünde başarı sağlamaları bu konuda yeterli bir organizasyonun önceden yapılmadığını gösterir nitelikte.

81. dakikada ev sahibi ekip, Sterling’in yerine David Silva’yı oyuna dahil etti. Zidane ise 83. dakikada Lucas, Jovic ve Valverde’yi aynı anda sahaya sürdü ve maçın son dakikalarını 3-4-3 dizilişi ile tamamladı. 89. dakikada ise ev sahibi son oyuncu değişikliğini Otamendi/Rodri olarak yaptı. Otamendi stoper pozisyonuna geçerken, Fernandinho savunma önünde maçı tamamladı.

Kyle Walker

Walker maç boyunca 83 pasta %90 başarı oranı sağlarken 339 index puanı ile oynadı. Aksiyon haritasında görüldüğü gibi sahanın sağ yarı kısmında her noktada aksiyona giren İngiliz futbolcu, 112 aksiyonun 102’sinde başarılı oldu. İkili mücadelelerde de %92 başarı gösterdi ve 6 driblingin tümünde başarı sağladı.

Maç verileri

Yukarıda iki takımın kalecilerinin pas istatistiklerini görüyoruz. Üstteki pas grafiği Courtois, alttaki ise Ederson’a ait. Ederson 40 metre üstü paslarda %75 başarı sağlarken Courtois 11 pasın 4’ünde başarı sağlayabildi.

Yukarıdaki veriler ışığında maçı incelememiz gerekirse 30-45. ve 60-90. dakikalar arasında ev sahibinin topa sahip olmada ezici üstünlük kurduğu görülüyor. City’nin rakip ceza sahasına 19 kere girerken, rakibini kendi ceza alanına sadece 5 kez sokması Pep adına ayrıca sevindirici bir veri. Ev sahibi, 84 atağın 19’unu şutla tamamlarken Zidane’ın öğrencileri 61 atağın sadece 9’unu şutla tamamlayabildi. Kontra ataklarda ise Manchester temsilcisi 12 atağın 6’sını şutla tamamlarken, konuk ekip ise 10 atağın 1’ini şutla tamamlayabildi. Bu veri, geçiş hücumlarında Real Madrid’in ne kadar eksik olduğunu gösteriyor. Manchester City kendi sahasında 11 top kaybı yaparken İspanyol temsilcisi 26 top kaybı yaptı. İki takımda ağırlıklı olarak ataklarını merkezden gerçekleştirdi. Son olarak gol beklentisine bakılınca maçın skoru ile pozisyon kalitesinin örtüştüğü görülüyor.