Premier League’de yeni sezonun ilk haftası Liverpool-Leeds United karşılaşmasına, dolayısıyla da Jurgen Klopp ve Marcelo Bielsa’nın taktiksel savaşına sahne oldu. Leeds United her ne kadar maçı kaybetse ve savunmadaki bireysel hatalar göze çarpsa da Bielsa, Premier League’e iddialı bir şekilde merhaba demeyi başardı.
Kadrolar & Ortalama Pozisyonlar
Ev sahibi Liverpool klasikleşen 4-3-3’üyle sahadaydı. Beklenen 11’den tek farklılık ise Fabinho’nun yerine Keita’nın maça başlamasıydı. Klopp, bu durumda ise savunma önünde Henderson’a görev verdi.
Leeds United’da da yeni transfer Rodrigo’nun yedek oturması haricinde beklenen düzen ve oyuncular sahadaydı. 4-1-4-1 diyebileceğimiz bir düzenle takımını sahaya süren Bielsa, bir diğer yeni transfer Meslier’e kaleyi emanet ederken savunma hattını Ayling, Koch, Strujik ve Dallas dörtlüsüyle kurdu. Bu hattın hemen önünde takımın en önemli rolüne sahip oyunculardan Kalvin Phillips forma giydi. Diğer merkez orta saha oyuncularını Klich ve Pablo Hernandez olarak tercih eden Arjantinli teknik adam; sağ kenarda Helder Costa, sol kenarda da Jack Harrison’la maça başladı. En uçta ise Bamford yer aldı.
Leeds United’ın derinden oyun kurma şablonu & 3-3-1-3
Bielsa, her ne kadar son zamanların en tempolu takımlarından Liverpool’a karşı oynuyor olsa da takımını cesur bir şekilde oyunu pasla başlatmaya teşvik etti. Ayrıca savunma hattına yapılan Meslier ve Koch eklemeleri, bu maçtaki bazı bireysel hatalara rağmen, bu düzene oldukça uygun profiller olduklarının sinyallerini verdiler.
Usta teknik adam, derinden oyun kurulumunda Championship’te uyguladığı düzeni Liverpool karşısında da devam ettirdi. Phillips, stoperlerin arasına girerek hem pas opsiyonu oluşturdu hem de Liverpool’un ön üçlüsüyle uyguladığı prese karşı takımının sayısal üstünlüğü vermemesine olanak sağladı. Bu şekilde rakibinin baskısını ilk adımda kırmayı hedefleyen Leeds United, daha sonra ise uzun toplarla ve oyunu genişletme görevi taşıyan kanat oyuncularıyla sonuca ulaşmaya çalıştı, çünkü rakibin ön alan baskısının bir getirisi olarak savunma çizgisi de oldukça önde kuruluydu.
Liverpool cephesinde ise Klopp beklenildiği şekilde rakibini ön alanda karşıladı. Mane ve Salah ikilisi Leeds stoperlerini ve bekleri arasındaki alanı marke etmekle görevliyken Firmino ise Phillips’i marke etmekle görevliydi. Üç oyuncunun etkin rol oynadığı bu presin ve Firmino-Phillips eşleşmesinin sonucu olarak ise Leeds United bu bölgede boşluklar yakaladı. Klich ve Fernandez ikilisinin biraz geriye gelmesiyle veya bazı sekanslarda stoperlerin topu taşımasıyla rakip baskıyı kırmayı başardı Bielsa’nın öğrencileri.
Bu tablonun ortaya çıkmasında kuşkusuz Fabinho’nun yedek oturmasıyla Henderson’ın savunma önüne çekilmesinin etkisi büyük. Geçtiğimiz sezonlara bakınca, Klopp döneminde takımın en büyük karakteristiği olan ön alan baskısının liderinin İngiliz oyuncu olduğunu görüyorduk. Klopp belki de Leeds’in oyun planına bu denli sadık kalmasını beklemiyordu ve orta alana da yaratıcılık eklemek için Keita’yı tercih etti ancak bu tercihin özellikle rakibi karşılama anlamında sınıfta kaldığını söylemek mümkün.
Leeds United’ın ilk golünden hemen öncesine ait olan bu görüntüde Firmino’nun kaleciye baskıya gittiğini ve Phillips’i boş bıraktığını görüyoruz. Devamında ise Phillips, Harrison’a doğru uzun bir top göndermiş ve o da bireysel becerisiyle şık bir gole imza atmıştı.
İkinci golün oluşumuna ait bu görselde ise Phillips savunmanın önünde konumlanmış ve Firmino yine İngiliz oyuncuyu marke etmek yerine ileride pres yapıyor. Önde yer alan Phillips’i karşılamak için ise Henderson ileriye çıkmış.
Bu durumun yarattığı boşluklara ek olarak Gomez de pozisyonunu terk ederek Klich’i karşılamaya geliyor ve geride büyük bir alan bırakıyor. Devamında ise Leeds’in burada yaptığı olumlu işler ve Liverpool’un defolu presinden ziyade, van Dijk’ın büyük hatası pozisyona damga vurmuş ve durum 2-2’ye gelmişti.
Ayrıca Leeds United’ın topa sahip olarak hücum etmeye çalıştığı bazı anlarda Bielsa’nın ünlü 3-3-1-3 dizilimi de net bir şekilde sahaya yansıdı.
Ön alan presi
Leeds, rakibini ön blokta karşılarken Phillips’i de ileri çıkardı ve Liverpool orta sahalarıyla bire bir eşleşti. Kenar oyuncuları Harrison ve Costa genellikle bekleri ve hareket alanlarını marke etmekle görevliyken, santrfor Bamford ise stoperlerle eşleşti. Liverpool’a kıyasla daha fazla kişiyle önde basan Leeds United, dolayısıyla geride boşluklar bıraktı. Klopp’un öğrencileri geride teknik kapasitesi yüksek oyunculara sahip olmasının da etkisiyle Leeds United’ın bu presleri direkt sonuca ulaşamadı.
Leeds United’ın savunma kurgusu ve Koch-Firmino eşleşmesi
Bielsa, sahte dokuz Firmino’nun topla buluşma fırsatlarını azaltmak için stoper Koch’u çoğunlukla Brezilyalı oyuncuyla bire bir eşleştirdi. Arjantinli teknik adam, burada doğacak boşlukları da Phillips ve zaman zaman da Klich ile doldurmayı hedefledi. Ancak uygulama kısmında bazı aksaklıklar da sahaya yansıdı, Koch’un görevinden ötürü doğan boşluklar Liverpool hücumcuları tarafından değerlendirildi.
Klopp ve Liverpool, son iki sezondur beklerini hücuma gönderiyor ve ileride bir beşli hücum hattı kurarak set hücumu ediyordu. Bu maçta Robertson’u daha ileri çıkaran Alman teknik adam, Alexander Arnold’ı ise genç yıldızın oyun kurucu özelliklerinden faydalanmak için biraz daha geride ve içte konumlandırdı. Bielsa ise sağ kenar oyuncusu Costa’dan maç boyunca Robertson’u takip etmesini istedi.
Bu kurguya Klich-Phillips ikilisinin yukarıda değindiğim görevlerinin yanı sıra defans bloğunun hemen önünde konumlanmaları eklenince Liverpool, rakibinin katı savunmasına karşı set hücumlarını uygulamakta fazlasıyla zorlandı. Klopp’un öğrencileri kuşkusuz daha fazla pozisyona giren taraftı, ancak Bielsa’nın iyi işleyen savunma kurgusu Liverpool’un hücum çeşitliliğini direkt hücumlarla kısıtlamayı başardı.
Topla oynama istatistikleri de bu durumu kanıtlar nitelikte zira Liverpool’a karşı bir takımın Anfield’da %49 oranla topla oynaması, hatta ikinci yarı bunu %52’ye çıkarması pek alışageldiğimiz bir şey değil.
Leeds’in savunmadaki bireysel hataları, büyük sorunlara yol açan duran top savunması ve özellikle maçın belirli bölümlerinde Liverpool’un temposunun ve fizik kalitesinin üstün gelmesi ev sahibi ekibin çok daha fazla pozisyona girmesine neden oldu. InStat verilerine göre Liverpool 104 atak girişiminde bulunurken bu sayı Leeds United’da 69. Ayrıca ev sahibi ekip rakip kaleye 23 şut girişiminde bulunup 9’unda isabet sağlamayı başardı. Leeds United ise yalnızca 5 şut girişiminde bulunup bunların 3’ünde isabet sağlayabildi.
Hareketli ve tempolu hücum organizasyonları
Savunma ve oyun kurulumundaki iyi planların aksine, Leeds United’ın Liverpool karşısında çok pozisyona girdiğini etkileyici bir hücum performansı ortaya koyduğunu söyleyemeyiz. Fakat maç içerisindeki bazı sekanslarda Bielsa’nın klasiklerinden olan hızlı, hareketli ve oyuncuların pozisyon içerisindeki doğaçlamalarına da imkan tanıyan hücum şablonlarını gördük.
Örneğin 3. golün öncesine ait olan bu görüntüde Leeds United’ın kalabalık bir şekilde rakip ceza sahasına hücum ettiğini görüyoruz. Ayling’in koşusu da van Dijk’ın bölgesini terk etmesine neden oluyor ve Liverpool savunmasında tehlikeli bölgeyi sadece Gomez savunuyor.
Costa’nın güzel pasında Liverpool savunmasının neredeyse tamamen ekarte edildiğini görüyoruz. Penaltı noktasında yalnızca 2 Liverpool savunmacısı varken 3 Leeds hücumcusu var.
Son sözler
Bielsa’lı Leeds United, Liverpool karşısında umut verici bir performans ortaya koymayı başardı. Bireysel hatalar göze çarpsa da Liverpool’un set hücumu etmesine olanak sağlamayan savunma kurgusu, Bielsa’nın geriden oyun kurulumunda uyguladığı şablon ve hareketli, hızlı hücumlar Leeds United ‘ın sezonun en ilgi çekici ve eğlenceli takımlarından biri olacağını işaret ediyor.