Süper Lig’de ilk yarının son haftasında lider Trabzonspor evinde Emre Belözoğlu ile çıkışa geçen Başakşehir’i ağırladı. Taktik savaşı şeklinde geçen karşılaşmada gol sesi çıkmadı ve taraflar birer puanla yetindi.
Maçı global iş ortağımız Metrica Sports’un geliştirmiş olduğu Play yazılım ile birlikte analiz edeceğiz.
Kadrolar
Ev sahibi ekipte Abdullah Avcı tandemde Denswil ve Hüseyin Türkmen’i görevlendirirken beklerde Bruno Peres ve Trondsen forma şansı buldu. Savunma önünde derin oyun kurucu rolünü Hamsik üstlenirken merkez orta saha da Bakasetas ve Dorukhan oynadı. Hücumun kanatlarını tecrübeli çalıştırıcı Djaniny ve Abdülkadir Ömür’e emanet ederken ileri uçta golcü Cornelius liderin en büyük gol tehdidi olarak sahada yer aldı.
Rakibi gibi 4-1-4-1 dizilişi ile sahaya çıkan Emre Belözoğlunun takımında savunma Hasan Ali Kaldırım, Ndayishimiye, Duarte ve Caiçara hattından kuruldu. Savunma önünde tek pivot Mahmut Tekdemir olurken merkezde Aleksic ve Berkay şans buldu. Kanatlarda Gulbrandsen ve Visca tercihinde bulunan genç teknik adam, en uçta ise Okaka’ya formayı teslim etti.
Önde karşılama problemleri
Trabzonspor rakibini ön alanda karşılarken 4-4-2 şeklinde adam adama oyuncu odaklı baskı anlayışı uyguladı. Ancak topa sahip olma oyununa önceki röportajlarında da değinen Emre Belözoğlu’nun öğrencileri panik yapmadan bu baskılardan ayağa kısa paslar ile çıkmaya çalıştılar. Ev sahibine sağlıklı atak gelişme imkanı vermese de topu kazanma konusunda sıkıntılar yaşadı. Zaman zaman ise bu baskıdan başarılı çıkışlar ve geride az adamla yakalanmalar gözlemlendi.
Yukarıda görüldüğü gibi özellikle Djaniny’nin pozisyon alma hatalarını Başakşehir iyi değerlendirdi. Sürekli topa dalıp kontrol etmesi gereken oyuncuyu kaçırınca Caiçara bu bölgeden etkili geçişler yaptı. Geride bu anlarda az adamla yakalansalar da pas tercihleri ve bireysel savunma becerileri ile bu açıklar kapatıldı.
Orta blok savunmasında ise kompakt şekilde 4-4-2 veya 4-4-1-1 şeklinde rakibi çok başarılı şekilde karşıladılar. Bu anlarda Başakşehir ikinci ve üçüncü bölgeye topu taşımakta zorlandı. Bakasetas, Mahmut Tekdemir’i gölge markajı ile marke edip top almasını engelledi. Bu şekilde Başakşehir stoperleriyle oyun kurmaya ve pas kanalı aramaya çalıştı. Çoğunlukla Abdullah Avcı’nın istediği şekilde yatay ve tehlike yaratmayan paslar atılmak zorunda kaldı.
Trabzonspor’un yaşadığı bir başka sıkıntı ise oyun kenara indiğinde kontrolsüz daralama ve çoğalma. Bu anlarda merkez ve diğer kanatta alan kontrolünü kaybedip rakibe boşluklar verdiler. Aşırı kümelenmelerde agresif baskı da uygulayamayınca yukarıdaki gibi rakip maçın en tehlikeli atağını gerçekleştirdi. Diğer pozisyonda ise bir anda savunma hattında 3’e 4 sayısal dezavantajla yakalandılar. Ancak konuk ekip pasın şiddetini ayarlayamayınca bunu pozisyona çeviremedi.
Maça damga vuran isim: Hamsik
Bu maçta derin oyun kurucu rolünü yeni transfer Hamsik üstlendi ve uzun zamandır futbol severlerin izlemediği düzeyde bir pasör performans ortaya çıktı. Yukarıda yaptığı inanılmaz hat kıran pasların bir kaçını sizler için hazırladım. Hem topu alıp hızlıca yüzünü kaleye dönüşü, hem de hızlı karar verip yaptığı isabetli ve etkili paslar seyircileri mest etti. Yıldız isim 120 topla buluşma, 108 pas, 4 orta, 1 şut pası, 1 pas arası, 2 top kapma, 9 sahipsiz top kazanımı ve %70 başarı oranıyla 10 ikili mücadeleye girdi. Lig seviyesinin çok üzerinde zirve bir performans gösterse de onun bu performansı takımının galibiyeti kazanmasına yetmedi.
Başakşehir’in karşılama problemi
Başakşehir rakibini karşılarken çoğunlukla 2. bölge savunması yapmayı tercih etti. Bunu genelde 4-1-4-1 yada 4-4-2 şeklinde sahaya yayılarak yaptılar. Burada Okaka’nın yaşı gereği yitirdiği atletizmi ve orta saha yapısının organize olamayışı problemler oluşturdu. Derinde başarılı bir savunma performansı sergileseler de özellikle Hamsik’in baskılarını paramparça etmesine önlem alamadılar. İkinci devre teknik adam uyarısı ile Slovak oyuncunun biraz daha önlem alındığı ve marke edilmeye çalışıldığını gördük. Ancak ilerleyen dakikalarda konsantrasyon eksikliğinden ötürü mü bilinmez, Hamsik yine boş top almaya devam etti.
Hamsik’in bu denli maça ağırlık koymasının bir nedeni de konuk ekibin onu neredeyse hiç savunamaması ve demarke bırakmasıydı. Yukarıda görüldüğü gibi 4-2-2-2 şeklinde dizildikleri bir anda merkezdeki Hamsik’in ne kadar kolay topla buluştuğunu görebiliyoruz. Bu diziliş ile Ragnick ve Nagelsmann’ın müthiş baskı oyunlarını izledik. Ancak onlar merkezi kapatarak baskı yapıyorlar. Buna ek olarak oluşan altıgen daha sıkı ve merkeze atılacak bir topta çok daha agresifleşen bir yapıya sahip. Başakşehir bu baskıyı bu prensipler dışında uygulayınca Hamsik sanatını çok daha kolay icra etti. Diğer pozisyonda ise öndeki ikilinin atağın yönüne göre ne kadar stabil kaldıklarını görüyoruz. Hareketliliğini yaşına rağmen kaybetmeyen Hamsik topa göre pozisyon alıp her seferinde uygun pas alma açısını kendine yaratmayı başardı.
İki takımın aksiyon değeri tablolarına baktığımızda bir tarafta üç savunmacı, diğer tarafta ise üç hücumcu olduğunu görüyoruz. Maçın hikayesini anlatan değerli bir veri. Başakşehir iyi bir savunma maçı sergiledi ve buna karşılık Trabzonspor elinden geldiğince üretken olmaya çalıştı ancak başaramadı. Ev sahibi %57,7 topa sahip olan taraftı. Trabzonspor 11 şuttan 4 isabet sağlarken, Başakşehirin sadece 7 şut girişiminden 5 isabet bulması da üzerine düşünülmesi gereken bir veri. Başakşehir’in daha sabırlı atak sonlandırdığını görebiliyoruz.
Sizler de dilerseniz Play analiz programını ücretsiz olarak aşağıdaki görsele tıklayarak indirebilirsiniz.
