Fenerbahçe özellikle Antalyaspor’a karşı oyun kurulumunda oldukça sorun yaşamış gibi geldi gözüme. İlk 10 dakika ısrarla oyun kurmak denense de orada uyum/hareketlilik istenildiği gibi yakalanamamış.
Akıllara hemen “Abi Ferdi’nin performansı düştü, ondan.” ezber cümlesi geliyor. Ben futbolun bu kadar basit olduğuna inanmıyorum. Pas hataları, panikler; bunlar oyuncu yeterli konfora sahip olmadığında ortaya çıkar.
Antalyaspor baskıya geldiğinde, Fenerbahçe işin hareketlilik kısmında yeterli seviyeye çıkamamış; Ferdi’ye pas opsiyonu oluşturamamış.
Ferdi her dribblinge niyetlendiğinde ise önünü minimum 2 kişi ile kapatıp, alanı savunmuş. Böylelikle Fenerbahçe’nin oyun kurulumu da sekteye uğramış.
Tadic, oyun kurulumu için yardıma geldiğinde; Krunic’ten daha yakına gelip bağlantı olmasını istemiş. (Sağ ele dikkat)
Yine “OF KRUNIC COK KOTU” triplerine girmeden, mantık çerçevesinde; hocanın neden istediğine dair bir şeyler açıklamaya çalışacağım. Bence bu işlerin temel noktası oyuncuyu anlamaktan geçiyor. Anlamak? Krunic’in fiziksel olarak en üst seviyede olduğunu düşünmüyorum.
Keza aynı şekilde yeni bir takıma, yeni bir oyuncu grubunun ortasına dahil oldu. Devre arası transfer yapmanın zorluklarından da birisi budur aslında. Çok fazla detay vardır. Peki o zaman hoca neden istedi? Crespo ile neden devam edilmedi?
Onu da anlayabileceğimiz en iyi videolardan birisi bu aslında. Krunic, topu çaldığında direkt oynayan, topa gereksiz tıklamayan; oyun hızını yükselten bir oyuncu. Muhtemelen temel gaye, oyun hızını arttırmaktı.
Peki neden olmadı sorusunun cevabı ise “bana göre” aslında yukarıdaki cümlemde saklı. “Fiziksel olarak en üst seviyede değil.”
“Tamam da abi o zaman bu adamın İsmail’den farkı ne?” Yayınlarımda işin topsuz oyun kısmında Krunic ve İsmail’in farklılıklarını olabildiğince anlatmaya çalışmıştım. Şu detay da güzel olacaktır: İkisine de dikkat.
“Fenerbahçe’nin duran top setleri” Rizespor karşılaşması haricinde, son karşılaşmalarda ben gelişme olduğunu düşünüyorum. Yeterli mi? Burası hala tartışılır fakat benzer bir organizasyon aslında Antalya maçında da denenmiş, etkili de olunmuş.
Bunun çeşitlendirilip, “zemine uygun” bir biçimde doğru organizasyonların doğru zamanda tercih edilmesi gerekiyor fakat gelişim görüp; takdir edip, hakkını vermemek ayıp olur.
“Szymanski neden kayıp?” Aslında kayıp değil. Topsuz oyunda hala gereğinden fazla efor veriyor. Belki de hücum kısmında istediklerini yapamamasının sebebi de bu oluyor.
Szymanski, Fred’in gelişi ile daha da rahatlayacak; doğru opsiyonları kullanarak hücum organizasyonlarını şekillendirecektir. Onun sadece toplu oyununa odaklanırsanız, yeteri kadar tatmin olmazsınız. Bu bir gerçek. O kısımda üstüne koyması gerekiyor.
Fenerbahçe, Alanyaspor maçında, son maçta yediği baskı sonrası Çağlar yerine Djiku hamlesi denemiş. Bunda oyun kurulumu bence muhakkak etkili oldu. İstenilen verim alınamadı.
Alanyaspor ise maçın başından beri 1 detaya oldukça fazla çalışmış. Ferdi v Oğuz Aydın eşleşmesi. Ne demek? İzliyoruz.
İkinci videoya geçiyoruz. Yine Ferdi’nin arkasına vurulan uzun top + 3 kişilik agresif bir baskı.
Ve malum gol videosuna geçiyoruz. Israrla denen organizasyondan; bireysel hataların da etkisiyle bir gol çıkmış fakat kesinlikle tesadüf değil. Önlem alınmalı.
Fenerbahçe yeterli hareketliliği sağlayıp; rakibi hareket ettirdiğinde, önemli pozisyonlara da girebilmiş fakat bence temel etken takımın üzerindeki yorgunluk, saha içine de sirayet etmiş.
“Sezon başında bu kadar coşkulu oynuyorduk, şimdi ne oldu?” sorusunun da cevabı bu bence. Alanyaspor ve Antalyaspor maçı arasında 8 gün var; buna rağmen oyuncular enerjisini toparlayamamış gözüküyor.
Sezonun sonuna doğru bazı oyuncuların yoğun performansı, bazılarının yaşı artık onları hem mental hem de fiziki açıdan yormaya başlıyor. (Krunic arkadaşlarından yaklaşıp, hareketli olmasını istiyor) Bu bağlamda Fred’in yokluğu önemli bir eksik. Yapıtaşı.
“Fenerbahçe zaman zaman rakiplerine neden uzaktan şut attırıyor?” gibi soruların cevabı da bu aslında. Takım boyu uzuyor, bazı oyuncular yeterli tempoda geri dönemiyor; dönse bile beyin yorgunluktan dolayı tam randımanlı çalışamıyor.
Rakipleri de bunu sezmiş olacak ki Fenerbahçe’yi olabildiğince genişletmeye; koşturmaya ve yormaya uğraşıyor. Gerçekten fazlaca emek verip uğraştığım bir yazı oldu. Tümünü okuyanlara çok teşekkür ederim.