Galatasaray Analizi | Trabzonspor 0-0 Galatasaray

Ligin 4. haftasında Galatasaray, hafta içi Kopenhag’a elenerek Şampiyonlar Ligi biletini kaçıran Trabzonspor’a konuk oldu. Orta alanın her iki takım adına da çabuk geçildiği ve geniş alanda oynanan fakat pozisyon zenginliği açısından vasat geçen karşılaşmada sarı kırmızılılar yakaladığı az sayıda fırsattan da yararlanamayınca maç 0-0’lık beraberlikle sonuçlandı. Bu sonuçla her iki takım da puanını 7’ye çıkardı.

Galatasaray’ın 1 puanla döndüğü Trabzon deplasmanını global iş ortağımız Metrica Sports‘un geliştirmiş olduğu Play yazılım ile birlikte analiz edeceğim.

Kadrolar

Ligin henüz 4. haftası olmasına ve transfer penceresi de henüz kapanmamış olmasına rağmen Galatasaray 11’i herkes tarafından sayılabilecek duruma geldi. İlk 3 haftada yalnızca 1 gol yiyen defans hattı bu maçta da beklenildiği gibi bozulmazken orta saha ve hücum bölgesinde de tek farklılık geçtiğimiz hafta maçın devre arasında gerçekleşen Emre Akbaba – Mertens değişikliğiydi. Öte yandan takımın bu sezon bulduğu iki golün de sahibi olan Gomis yine Seferovic’in arkasında yedek beklerken ilerleyen dakikalarda Okan hocanın oyuna ilk müdahalesi oldu.

Topsuz oyunda 4-2-3-1 şeklinde sahaya dizilen Galatasaray, topu ayağına aldığındaysa geçen haftalarda olduğu gibi 3-2-5’e döndü. Fakat geçen haftalarda kanat oyuncuları Kerem ve Yunus’u içeri sokup 5’linin iki kenarını beklerinden oluşturan Okan Buruk bu karşılaşmada Mertens’i sol içte konumlandırarak Kerem’i çizgiye itti ve Van Aanholt ile de stoper hattını 3’ledi. Bu saha içi yerleşimiyle takımın dar alanda en etkili iki oyuncusu Mertens ve Yunus rakip savunma – orta saha bloğu arasındaki boşluklara sızarak geçişleri kolaylaştırırken oyunu genişletme görevi takımın en iyi iki sprinteri Kerem ve Boey’e düştü. Ek olarak geride konumlanan Van Aanholt’un da kısa mesafedeki pas kalitesi rakip baskının kırılmasında önemli rol oynadı. (Van Aanholt maçın en çok topla buluşan (72) ve en çok isabetli pas yapan (44) oyuncusu oldu)

Boey-Yunus’lu aktif sağ kanat

Geriden çıkışların çoğunlukla Van Aanholt üzerinden olmasıyla oyun merkezi sola çekilerek sağ kanatta geniş boşluklar yakalandı. Hem Yunus’un içe konumlanarak bekini merkeze taşıması hem de Trezeguet’nin savunma yardımı konusundaki defolarıyla Boey’in bindirmeleri için bolca fırsat doğdu. Yukarıdaki görüntüde de Yunus’un merkeze kayarak açtığı alanları ve Boey’e servislerini görüyoruz. Maç içinde bu kanat öylesine fazla kullanıldı ki Yunus 60 kez topla buluşurken Boey 66, ters kanattaki Kerem ise yalnızca 32 kez topla buluştu. Ayrıca Boey’in maçta verdiği toplam 28 isabetli pasın 18’inin hedefi Yunus oldu.

Sağ kanadın bu kadar aktif kullanılmasına rağmen pozisyon üretimi konusunda zayıf kalınmasının temel sebebiyse final paslarındaki hatalı seçimler oldu. Atletizm olarak lig seviyesinin üstünde olmasına rağmen sağ bekte formanın kalıcı sahibi olmayı başaramayan Boey, bu durumun nedenini bir kez daha pas tercihlerindeki yanlışlarıyla gösterdi. Yukarıdaki videoda da sadece Mertens’e bile aktarılamayan pasları görebilirsiniz. Sağ kenardan 3.bölgeye geçilen pozisyonlarda savunma-orta saha blokları arasında kendini unutturan Belçikalı yıldız topla buluşturulabilse ataklar daha doğru şekillerde sonuçlandırılabilirdi.

 

Sol kanatta pasif Kerem performansı

Hücum geçişlerinin daha çok sağ kanattan yapılması sol kanatta Kerem’in daha az topla buluşabilmesine olanak tanıdı fakat Trabzon savunmasının odağını kendi soluna vermesiyle de Kerem kanadında sıkça boşluklar bırakıldı. Geçtiğimiz sezon takımının yıldızı konumundaki genç oyuncu ise bu maçta konsantrasyon ve atletizm olarak oldukça yetersiz göründü ve bu boşlukları değerlendiremedi. Yukarıdaki iki kontra atak pozisyonunda da görebileceğiniz gibi Kerem’in pozisyonların başlangıçlarını iyi süzemeyip topsuz koşuya tenezzül etmemesi kendi kanadındaki geniş boşlukların değerlendirilememesine neden oldu.

Hücum performansıyla maçın sınıfta kalanlarından olan genç yıldız savunma anlamında da benzer şekilde kötü bir maç çıkardı. Bekine yardım konusunda geçtiğimiz sene de eksik kalan fakat hücumda takımını sırtlayan isim olması sebebiyle bu performansı göze batmayan Kerem, bu maçta da Larsen’i savunmakta zayıf kaldı. Yukarıdaki pozisyonlarda görebileceğiniz üzere ileri çıktığı anlarda geriye dönmekte güçlük çeken, kendi yarı sahasında olduğunda da rakibini takip etmek yerine oyunun akışına dalarak topu izleyen Kerem’in bu pasif oyununda iki kez rakip ceza sahası içine giren Danimarkalı sağ bek bu iki girişinde de tehlike yarattı.

Sizler de dilerseniz Play analiz programını ücretsiz olarak aşağıdaki görsele tıklayarak indirebilirsiniz.